Tekno Club
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


        Tekno ClubHoşgeldiniz :
En son ziyaretiniz : Perş. Ocak 01, 1970
Mesaj Sayınız : 0

 
AnasayfaAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yapSohbet
Giriş yap
Kullanıcı Adı:
Şifre:
Beni hatırla: 
:: Şifremi unuttum
Arama
 
 

Sonuç :
 
Rechercher çıkıntı araştırma
En son konular
» Robin Hood 2010 Dvdrip İndir İzle
BİLİMSEL HABERLER... Icon_minitimePerş. Tem. 22, 2010 5:54 pm tarafından Admin

» I KNOW YOU WANT ME (CALLE OCHO)
BİLİMSEL HABERLER... Icon_minitimeÇarş. Mayıs 05, 2010 6:52 pm tarafından Admin

» Bazı sözler
BİLİMSEL HABERLER... Icon_minitimeÇarş. Mayıs 05, 2010 6:52 pm tarafından Admin

» Nikola Tesla
BİLİMSEL HABERLER... Icon_minitimeÇarş. Mayıs 05, 2010 6:51 pm tarafından Admin

» Hayat ın anlamı (Bu benim dörtlüğüm sace)
BİLİMSEL HABERLER... Icon_minitimeÇarş. Mayıs 05, 2010 6:50 pm tarafından Admin

» Selam ben Kaan
BİLİMSEL HABERLER... Icon_minitimeÇarş. Mayıs 05, 2010 6:38 pm tarafından Admin

» Zindan Adası Full 2010 Dvdrip İndir İzle Türkçe Dublaj
BİLİMSEL HABERLER... Icon_minitimePaz Nis. 11, 2010 9:45 pm tarafından Admin

» Teknolojiyi seviyormusunuz?
BİLİMSEL HABERLER... Icon_minitimeC.tesi Nis. 03, 2010 2:22 pm tarafından Admin

» Uçan Koltuk
BİLİMSEL HABERLER... Icon_minitimeSalı Mart 30, 2010 8:03 pm tarafından Admin

Kimler hatta?
Toplam 1 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 1 Misafir

Yok

Sitede bugüne kadar en çok 114 kişi Çarş. Ağus. 09, 2017 9:51 pm tarihinde online oldu.

 

 BİLİMSEL HABERLER...

Aşağa gitmek 
3 posters
YazarMesaj
BNN
yardımcı üye
yardımcı üye
BNN


Mesaj Sayısı : 33
Rep gücü : 5318
Lakap : BNN
Sözü : no lie,only smile
Kadın

BİLİMSEL HABERLER... Empty
MesajKonu: BİLİMSEL HABERLER...   BİLİMSEL HABERLER... Icon_minitimeC.tesi Ara. 19, 2009 4:25 pm

-O kadar çok karbon taşırız ki bunları bir araya
toplayıp kullanmak mümkün olsa; 9000 adet kurşun kalem yapabiliriz.
2200 kibrite yetecek kadar fosforumuz, 250 gramdan fazla sürfürümüz,
bir kaşık dolusu mağnezyum, 5 cm boyunda bir çivi yapacak kadar
demirimiz vardır.

-Vücudumuzda 25 milyar oksijen alıcı kırmızı kan
yuvarlakları bulunmaktadır. Bunları bir yüzey üzerine yayacak olursak
2570 metre karelik bir alanı kaplar.

-Bebekken 270''den fazla kemiğimiz varken, büyüdükçe bunların bazısı birbiriyle kaynaşarak sonunda sadece 206 kemikle kalırız.
-Kalbimiz normal olarak dakikada 70-72 kere atar. Bu
atışa göre, 70 yaşındaki insanın kalbi 2500 milyon kere atmış ve bu
süre içindede 167561600000 kilo kan, damarlarımıza pompalamıştır .

-Normal bir vücut ısısı ile, insanın dayanabileceği en sıcak suyun ısısı 110°C ''dir.
-Normal bir insan vücudunda bulunan elektrik, 25 Wattlık bir lambayı dakikalarca yakabilir.
-Esmerlerde 120 bin, sarışınlarda ise 140 bin adet
saç teli vardır. Her geçen gün başımızdan 25.000 arasında saç teli
kopar ve yerine yine aynı sayıda yenileri çıkar.

-Tek bir dakika içerisinde 1025 cm küplük havayı içimize çeker, 4 kilograma yakın kanı vücudumuz içinde devrederiz.
-Yapılan araştırmalara göre 6 dakika su altında
kalabilir, 20 dakika nefesimizi tutabilir, sıfırın altında 103
derecelik bir soğuğa karşı koyabiliriz. 30 gün aç 110 saat da
uykusuzluğa dayanabiliriz.

-Tırnaklarımız bir yılda 3,75 metre kadar uzar.
-İnsan doğduktan bir kaç gün sonraya kadar, hiç birşey duymayacak kadar sağırdır.
-Vücudumuzda bulunan yağla 7 iri sabun kalıbı yapabiliriz..
(haberturk.com) BİLİMSEL HABERLER... Icon_geek
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.ruhsalplatform.com/
BNN
yardımcı üye
yardımcı üye
BNN


Mesaj Sayısı : 33
Rep gücü : 5318
Lakap : BNN
Sözü : no lie,only smile
Kadın

BİLİMSEL HABERLER... Empty
MesajKonu: Geri: BİLİMSEL HABERLER...   BİLİMSEL HABERLER... Icon_minitimeC.tesi Ara. 19, 2009 4:26 pm

Önce,
http://arsiv.sabah.com.tr/2000/06/05/d06.html
adresinde yer alan haberden bir bölüm okuyalım;
********
“20.
YÜZYILIN FİZİK YASALARINI ALT ÜST EDECEK BİR DENEY GERÇEKLEŞTİ. IŞIĞIN
BİLİNENDEN 300 KAT HIZLI SEYAHAT EDEBİLDİĞİ KANITLANDI.

Princeton
Üniversitesi NEC Enstitüsü'nün uzmanlarından Dr. Lijun Wang'ın
deneyinin geçerli kabul edilmesi halinde, fiziğin temel kanunlarından
olan NEDENSELLİK İLKESİ (neden sonuçtan önce gelir) ve bu ilkeyi temel
alarak çalışan DETERMİNİZM (“sebepler sonuçları belirler” veya “ne
ekersen onu biçersin”) YASASININ DA GEÇERSİZ KALACAĞINA DİKKAT
ÇEKİLİYOR. Bu durumda, BİR OLGUNUN SONUCU, ONU YARATAN NEDENDEN ÖNCE
GELEBİLİR.

Yapılan deneylerde "IŞIĞIN GİDECEĞİ YERE DAHA SEYAHATİNE
BAŞLAMADAN ÖNCE VARDIĞI"
saptandı. Başka değişle ışığın zamanda ileri
doğru atladığı tespit edildi.

Şimdi EİNSTEİN'IN "İZAFİYET TEORİSİ"NİN ÇÖKMESİ GÜNDEMDE...

Dr.
Lijun Wang, açıklamasında, laboratuvar deneyinin, bir ışık demetinin,
içinde özel olarak hazırlanmış Sezyum gazı bulunan test ortamına
gönderilmesiyle yapıldığını söyledi. Wang'ın verdiği bilgiye göre, ışık
demeti, daha Sezyum gazlı test ortamına girmeden ortamdan çıktı. Işık
demetinin test ortamından çıkıp yoluna 20 metre devam ettikten sonra,
ortama daha o anda girdiği belirlendi. Wang, bir başka deyişle, ışık
demetinin, iki yerde aynı anda bulunduğunu söyledi. Yani ışık daha test
ortamına girmeden dışarıya çıktı.”

**********
ACABA, bu iddialar ne kadar gerçeği yansıtıyor?

Hepimizin
bildiği gibi ışık, boşlukta seyrederken saniyede 300 000 km hızla yol
alır. Bu demektir ki ışık çeşitli ortamlardan geçerken, 300 000
km/saniye olan hızdan düşük ve yüksek hızlara sahip olabilir. Nitekim
ABD’li bilim adamı Wang’ın deneyinden YILLARCA ÖNCE Rus fizikçi Pavel
A. ÇERENKOV, boşluk hariç herhangi bir ortamda PARÇACIKLARIN, IŞIKTAN
DAHA HIZLI GİTMESİNİN MÜMKÜN OLDUĞUNU, boşluk dışındaki bazı ortamlarda
ışıktan daha hızlı giden parçacıkların arkalarında mavi bir ışık
bıraktığını KANITLAMIŞTIR. Bu mavi ışık, ilk gözleyen Çerenkov’un adını
aldığından ‘ÇERENKOV IŞINIMI’ olarak anılır.
1937 yılında İlya M. Frank
ve İgor Y. Tamm da, bu ışınımın varlığını, ışıkla parçacığı belirlenmiş
ortamdaki izafi hızlarıyla bağıntı kurarak açıkladılar. Bu buluşlarıyla
1958’de Nobel Fizik Ödülü aldılar.


Gelelim diğer iddiaya,

“20.
YÜZYILIN FİZİK YASALARINI ALT ÜST EDECEK BİR DENEY GERÇEKLEŞTİ. ŞİMDİ
EİNSTEİN'IN "İZAFİYET TEORİSİ"NİN ÇÖKMESİ GÜNDEMDE. Fiziğin temel
kanunlarından olan NEDENSELLİK İLKESİ (neden sonuçtan önce gelir) ve bu
ilkeyi temel alarak çalışan DETERMİNİZM (“sebepler sonuçları belirler”
veya “ne ekersen onu biçersin”) YASASININ DA GEÇERSİZ KALACAĞINA DİKKAT
ÇEKİLİYOR. Bu durumda, BİR OLGUNUN SONUCU, ONU YARATAN NEDENDEN ÖNCE
GELEBİLİR.”


ACABA???
Hepimizin bildiği gibi bir olayın
görülebilmesi için ışığa ihtiyaç vardır. Çünkü gözlem ancak ışıkla
olur. IŞIĞIN GÖZLEMLEDİĞİMİZ ŞEYDEN GÖZÜMÜZE GELEBİLMESİ İÇİN, olayın
olduğu yerin gözlemciye uzaklığının ışık hızına bölümü kadar bir ZAMAN
GEÇMESİ GEREKİR. Nasıl bir bululu bir havada bir Şimşeğin çakışını
görmemize rağmen sesini daha sonra duyuyorsak, bir olayın oluşuyla,
tarafımızdan veya bir gözlem aletiyle gözlemlenebilmesi için daima bir
ZAMAN geçmesi gerekir.


Eğer ışık, bir ortamda (Dr. Lijun
Wang’ın deneyinde, Sezyum metalinin kızgın buharıyla doldurulmuş tüp)
boşlukta olduğundan 300 kat daha hızla ilerliyorsa, biz de varış
noktasına(tüpün çıkışına) yakın bir yerden gözlem yapıyorsak, (ki elde
edilen sonuca göre başka türlüsü olamaz) IŞIĞIN GİDECEĞİ YERE DAHA
SEYAHATİNE BAŞLAMADAN ÖNCE VARDIĞINI görmemiz kaçınılmazdır.


Dolayısıyla
Dr. Lijun Wang'ın yaptığı deneyde elbette ışığın tüpten çıkışı, tüpe
girişinden önce görülecektir. Ve de IŞIĞIN TÜPE GİRİŞİNİ GÖRDÜĞÜMÜZ
ANDA, TÜPTEN ÇIKAN IŞIĞIN 20 METRE İLERLEMİŞ OLDUĞUNU GÖRMEMİZDEN DE
NORMALDİR. Çünkü biz tüpün çıkışına yakın bir noktadayız ve HAVADA
SEYREDEN IŞIKLA gözlem yapıyoruz. Tüpe girmek üzere olan ışıktan
gözümüze gelen ışık, tüpün boyu kadar mesafeyi 300 000 km/sn hızla kat
edip, gözümüze gelir. Ama, TÜPÜN İÇİNDEN GEÇEN IŞIK bu hızdan 300 kat
daha büyük bir hızla, yani DIŞARIDAN YOL ALAN gözlem IŞIĞININ HARCADIĞI
ZAMANIN 300’DE BİRİNİ HARCAYARAK TÜPÜN ÇIKIŞ NOKTASINA ULAŞIR. Biz de
çıkışa yakın bir noktadan gözlem yaptığımızdan, tüpten çıkan ışığı,
TÜPE GİRİŞİNDEN ÖNCE GÖRMÜŞ OLURUZ. Gerçekte ise ışık, önce tüpe girmiş
sonra çıkmıştır. Fakat gözlem aracımız olan havada seyreden ışık,
OLANI, OLDUĞUNDAN FARKLI GÖRMEMİZE SEBEP OLMUŞTUR. Görmenin, gözlemin,
olandan farklı olması durumunda görülen şey gerçek/hakikat değil
İLLÜZYONDUR. Eğer görülen şey illüzyon değil de gerçek olsaydı, sonucu
sebepten önce görmek mümkün olsaydı, zamanda seyahat de, sebepleri
değiştirip, farklı sonuçlar almak, şimdiki halimizi zahmetsiz
değiştirmek de mümkün olurdu.


Not: Quantumcular grubunun,
http://www.new.facebook.com/group.php?gid=9660140806#/topic.php?uid=9660140806&topic=8737
adresindeki tartışmalar panosunda,
"Işık hızı aşıldı Şimdi Einstein'ın "İzafiyet Teorisi"nin çökmesi gündemde..."topiciğinde...


Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.ruhsalplatform.com/
BNN
yardımcı üye
yardımcı üye
BNN


Mesaj Sayısı : 33
Rep gücü : 5318
Lakap : BNN
Sözü : no lie,only smile
Kadın

BİLİMSEL HABERLER... Empty
MesajKonu: Geri: BİLİMSEL HABERLER...   BİLİMSEL HABERLER... Icon_minitimeC.tesi Ara. 19, 2009 4:27 pm


BİLİM ADAMLARI MARS OLDU!
BİLİMSEL HABERLER... Mars_gezegen
Mars'ı boşver hayat Enceladus'ta!
25 Haziran 2009 Perşembe 12:38
Satürn'ün 60 uydusundan en dış halka üyesi Enceladus'da sodyumklorür (tuz) izine rastlandığından bu kartopu uyduda "
hayat olasılığı" giderek güçleniyor.
Alman ve Amerikalı astrofizikçilerle nükleer biyoloji bilginleri, Ay'ın yarısı kadar olan 500 kilometrelik çapıyla Enceladus'un
su ve tuz içerdiğini bildiriyor.
Enceladus üzerine iki araştırma, Nature (Doğa) dergisinde yayımlandı.
Almanya'nın güneybatısında Baden-Württemberg eyaleti Heidelberg
kentindeki Max Planck Enstitüsü Fen Bilimleri Nükleer Fiziği Araştırma
Kurumu'ndan astrofizikçi Frank Postberg, Enceladus'ta buharlaşmanın
dev mağara oyuklarından ve tuzlu su ve deniz benzeri oluşumunun mümkün olduğunu söyledi.
Aynı görüşü, ABD'nin Colorado eyaleti Boulder Üniversitesi Güneybatı
Araştırma Kurumu'ndan John Spencer de teyit etti. Cassini uzay aracı,
kasım ayında Enceladus'un yakınından 2 kez geçecek.
Büyük Cassini Projesi
Nükleer enerji ve güneş enerjisiyle daha 200 yıl çalışabilecek olan
ABD'nin Ulusal Havacılık ve Uzay Dairei'nin (NASA) Cassini-Huygens
aracı, tarihte en pahalı uzay tasarımı: 3 milyar 400 milyon dolar. NASA
ile Avrupa Uzay Dairesi'nin (ESA) ortak yapımı olan, Satürn gezegenini
inceleyen Cassini aracı-Huygens sondası, 1997'de 15 Ekim'de fırlatıldı.
Cassini, çizdiği çok geniş rotasıyla bugün önce yeniden Dünya'ya uğradı ve Yer'in
çekim gücünden yararlanarak uzun yolculuğu için büyük mancınık hızını
kazanmayı başardı. Çok ince yörünge hesapları içinde matematikçilerin
en büyük başarılarından biri olan "Büyük gezegenin çekim gücünden itme
hızı kazanma" manevrası Cassini'ye kazandırıldı.
Cassini, 5 yıl süren ilk etap uzun yolculuğunun Dünya'ya en yakın noktasına ulaşıverdi. Cassini, 171 kilometre gibi
çok
yakın mesafede, Büyük Okyanus'un güneyinin doğu bölgesi üzerinde
yaklaşarak saniyede 5.5 kilometre hız kazandıran ivmesine kavuştu.
1973'ten beri mancınık
Toplam 7 yıllık Satürn yolculuğuna çıkan ve Aralık 2000'de
Jüpiter'in yanından uçan Cassini-Huygens'de uygulandığı gibi NASA,
1973'ten beri gezegenlerin (Dünya ve Venüs) kütleçekimini uzay
araçlarını hızlandırmak için kullandı.
Cassini gibi plutonyum kullanan Galileo uzay aracı, Jüpiter'e
giderken 2 kez rotada geri dönüş yapıp hız kazanmak için Dünya'nın
çekiminden yararlandı ve hiçbir sorun çıkmadı. Cassini, plutonyumu
itici-aracı sevkedici güç olarak kullanmıyor, 12 ayrı cihazının
ihtiyacı elektrik, plutonyumun ışıması (radyoaktif erime) sayesinde
sağlanıyor.
Titan'ın cazibesi
Cassini-Huygens, 2004 yılı temmuz ayında Satürn'e vardığında, aracın
ünlü astronom Huygens'in adını taşıyan bölmesi Cassini'den ayrıldı ve
Satürn'ün en büyük uydusu Titan'a indi. Titan, astronomları en çok
büyüleyen büyük gökcisimlerinden biri. Bunun bir nedeni, çok soğuk da
olsa Titan'ın Dünya'ya jeolojik ve atmosferik yapılar bakımından çok
benzemesi.
Cassiniler
Cassini, adını, İtalyan asıllı Fransız astronomu Gian Domenico
Cassini'den alıyor ve 3 kuşak baba-oğul-torun astronom Cassiniler'in
anısını yaşatıyor.
Fransızca adı Jean-Dominique Cassini olan, 8 Haziran 1625'te
Perinaldo-Cenova Cumhuriyeti'nde doğan ve 14 Eylül 1712'de Paris'te
ölen Domenico Cassini, Satürn'ün (A) ve (B) halkaları arasındaki
karanlık aralığı (Cassini bölümü) keşfetmiş ve gezegenin 4 uydusunu
belirlemişti.
Cassini adı, aynı zamanda, Satürn gezegeninin uydularının yörüngesel
hareketlerinin cetvellerini ilk olarak derleyen, Gian Domenico
Cassini'nin oğlu Jacques Cassini (1677-1756) ile Jacques Cassini'nin
oğlu Cesar-François Cassini de Thury'nin (1714-1784) adlarına gönderme
yapıyor.
Baba ve oğul Cassini, halef-selef Paris Gözlemevi'nin yöneticiliğini
yaparken, torun 3. Cassini, astronominin yanısıra çalışmalarını jeodezi
ve topografya alanlarında yönlendirdi ve Fransa'nın büyük topografya
haritasına çıkarma çalışmalarını başlattı.
Huygens
Cassini sondasının Titan'a inen cihazının adını aldığı Flaman
fizikçi, matematikçi ve astronom, Lahey doğumlu Christiaan Huygens
(1629-1695), ışığın dalga kuramını buldu, Satürn'ün halkalarının gerçek
biçimini keşfetti ve dinamik bilimine özgün katkılarda bulundu.
İngiliz gökbilimci William Herschel, Enceladus'u 1789'daki
gözlemlerinde buldu. Kütlesi Dünya'nınkinden 95 kat, hacmi 750 kat
büyük olan Satürn'ün minik uydusu Enceladus hakkında NASA, eski Yunan
mitolojisinde dev yaratık olan Enceladus'da su bulunabileceğini çok
önceden açıklamıştı.
Güneş sisteminde Mars, Jüpiter'in uydusu Europa ve Enceladus
"doğrudan su kanıtı" taşıyan 3 gökcismi. NASA'nın eski açıklamasında,
"Cassini, Enceladus'ta, ABD'nin Wyoming, Montana ve Idaho eyaletlerini
kapsayan Yellowstone Milli Parkı'ndakilere benzeyen gayzerler
bulunduğunu gösteren işaretler belirledi" dedi.
Cassini seferinden sorumlu bilim adamlarından Carolyn Porco,
"Böylesine küçük ve soğuk gökcisminde sıvı halde su bulunduğunu
gösteren kanıtlara sahip olduğumuzu sanıyoruz" diye konuştu ve suyun
varlığının, bu esrarengiz ayla ilgili soruları arttırdığını bildirdi.
Enceladus'a yakın bakan Cassini Enceladus'un milyarlarca yıl önce
oluşumundan hemen sonra içindeki radyoaktif bozulmadan kaynaklanan
ısının, bugün yüzeyinden fışkıran gayzerlerin nedeni olabileceği ve
bunun da yaşam için gerekli ortamı sağlayabileceği görüşü 5 yıl önce
ortaya atıldı.
ABD'nin Texas eyaletinde her yıl düzenlenen Ay ve Gezegen Bilimleri
Konferansı'nda, yüzey sıcaklığı eksi 201 derece civarında olan
Enceladus'un iç kısmında ilkel yaşam için uygun ortam olabileceğini
gösterdiği kaydedilmişti.
Bilim adamları, yeni geliştirdikleri bir modelle Enceladus'un
içindeki ısının, eskiden meydana gelen radyoaktif bozulmadan
kaynaklandığını ve bunun da Satürn'ün ayının sıcak güney
yarıküresindeki su buharı bulutu ve periyodik buz kristali
rüzgarlarının açıklaması olabileceğini dile getirdiler. Icarus gökbilim
dergisinde yayımlanmış kurama göre Enceladus, 4.5 milyar yıl önce
alüminyum ve demir radyoaktif izotopları içeren kaya ve buz karışımı
olarak oluştu.
Birkaç milyon yıl sonraki dönemde, 2 radyoaktif elementin hızlı
biçimde bozulması, merkezde kayalık çekirdeğin mantodaki buz örtüsüne
yaklaşmasıyla sonuçlanan sıcak patlamasına yol açtı. Zamanla
çekirdekteki bozulmadan geriye kalanlar da Enceladus'un içinde eridi.
(CNNTÜRK)

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.ruhsalplatform.com/
Admin
Administatör
Administatör
Admin


Mesaj Sayısı : 485
Rep gücü : 6527
Lakap : astronot
Sözü : bir gün öleceğimi bilsemde yaşamaya devam ediyorum
Erkek
Kişi sayfası
Rep:
BİLİMSEL HABERLER... Left_bar_bleue1100/1100BİLİMSEL HABERLER... Empty_bar_bleue  (1100/1100)
Aktiflik:
BİLİMSEL HABERLER... Left_bar_bleue1100/1100BİLİMSEL HABERLER... Empty_bar_bleue  (1100/1100)
Başarı:
BİLİMSEL HABERLER... Left_bar_bleue1100/1100BİLİMSEL HABERLER... Empty_bar_bleue  (1100/1100)

BİLİMSEL HABERLER... Empty
MesajKonu: Geri: BİLİMSEL HABERLER...   BİLİMSEL HABERLER... Icon_minitimeC.tesi Ara. 19, 2009 4:46 pm

gerçekten çok güzel haberler teşekkürler...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://teknoclub.yetkinforum.com
UZUNTÜFEK
Administatör
Administatör
UZUNTÜFEK


Mesaj Sayısı : 226
Rep gücü : 5419
Lakap : Dj Uzun
Sözü : Sonunu Düşünen Kahraman Olamaz!!!

Erkek
Kişi sayfası
Rep:
BİLİMSEL HABERLER... Left_bar_bleue1000/1100BİLİMSEL HABERLER... Empty_bar_bleue  (1000/1100)
Aktiflik:
BİLİMSEL HABERLER... Left_bar_bleue1000/1100BİLİMSEL HABERLER... Empty_bar_bleue  (1000/1100)
Başarı:
BİLİMSEL HABERLER... Left_bar_bleue1000/1100BİLİMSEL HABERLER... Empty_bar_bleue  (1000/1100)

BİLİMSEL HABERLER... Empty
MesajKonu: Geri: BİLİMSEL HABERLER...   BİLİMSEL HABERLER... Icon_minitimePaz Şub. 28, 2010 10:35 am

BİLİMSEL HABERLER... 36059
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.tdhsilivri.com
Admin
Administatör
Administatör
Admin


Mesaj Sayısı : 485
Rep gücü : 6527
Lakap : astronot
Sözü : bir gün öleceğimi bilsemde yaşamaya devam ediyorum
Erkek
Kişi sayfası
Rep:
BİLİMSEL HABERLER... Left_bar_bleue1100/1100BİLİMSEL HABERLER... Empty_bar_bleue  (1100/1100)
Aktiflik:
BİLİMSEL HABERLER... Left_bar_bleue1100/1100BİLİMSEL HABERLER... Empty_bar_bleue  (1100/1100)
Başarı:
BİLİMSEL HABERLER... Left_bar_bleue1100/1100BİLİMSEL HABERLER... Empty_bar_bleue  (1100/1100)

BİLİMSEL HABERLER... Empty
MesajKonu: Geri: BİLİMSEL HABERLER...   BİLİMSEL HABERLER... Icon_minitimeC.tesi Mart 06, 2010 5:47 pm

Bu haberler gerçekten habermiş haa...XD
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://teknoclub.yetkinforum.com
 
BİLİMSEL HABERLER...
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Tekno Club :: Her Telden :: Haber-
Buraya geçin: